| Rap Müzik |
| | Sagopa Kajmer bazı şarkıları | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Admin Alone man...
Mesaj Sayısı : 3098 Yaş : 30 Nerden : Elazığ İş/Hobiler : Rap Kayıt tarihi : 25/05/08
| Konu: Sagopa Kajmer bazı şarkıları C.tesi Mayıs 31, 2008 10:09 am | |
| --- Ben Hüsrana Komşuyum ---
benim sermayem çift el (+) çift göz, karamsardan varan harbi doğru söz, acılarımsa köz ah benim bu sisli yollarım, vay benim körpe ellerim, kara saçlı başım, dara düştü yarım.
bazen baktım, aslen yıkıldım ve daldım derinlere sığdan yıldım, beni toplasan 30 şirin yıldım, sabreden dervişin muradına vardım. bitmez kaderin uzun yolu, gidilemez tek binekle , içine sinmiş korkak çocuğu ileri doğru itekle, burada beklemekle sanma kalıcısın ya pekte, bak kaç milyar insanın yaşam bayrağı direkte!.. bu ses benim dinle! dinle!... dinle!.... uygunsuzca gidişlerin yolunu kesen haydut benim, bildiklerimden eminim, yaptıklarıma kefilim, gidenlerime vedayım, gelenlerime mihîrim
denedim olmadı, çabalarımın sonu nihayete varamadı ben hüsrana komşuyum, yolları gözler meczubum uykum kaçtı, iflasın eşiğine battı, bu suçsuz gözlerime hesabım ağırdır, vardır şerrim de velâkin kalanım hayırdır.
bilmelisin yolunu bulman çok basit ve bedava yapmamalısın bunu dava, sana dostum diyenler var ya alayı hava en sert tekerlekler bile bir gün mutlak kaçırır hava, gel yanaş!... yaşın kaç ? hmmmm yolun azını gitmişsin tecrübe demek kalpte kalan izdir yanılma. çok bildimlik yaparsan çok düşmüşlük yaşarsın, yok derdimlik yaparsan dert görünce saparsın. elindeki ölümlü: para,ev,mülk, tâ ki vücut. rabb cömertliğinde asla koymamıştır hudut, can yakmak pahasına mı icadoldu barut ? ben gülüp selam ederken simâları nemrut. ben bu uğurda çok yoruldum olsa zor da içim rahat, ruhum buruk, yüzüm sanık, görsen hor da durum ortamızda,her şey açık meydanda, kaç kişi felci tattı iyi ve kötü arası cereyanında ?
--- Bir Kulaç Daha Atsam Karadayım ---
kalk ve beni dinle sana güç veririm kafanla dalaştığında sana yardım edebilirim beni bilirsin tam otuzluk üç tanımlı pis sakallı donuş bakışlı iklim az ılıman çoğu yağışlı yaşar fani yazlı kışlı onların şahidi görür gözlü benimkisi amaydı unutmadıklarım hepsi güzel birer simaydı sen kendinle çatışmadayken savaş verirken sago ordaydı
taşla kafan çarpıştığında yada kafan taşa yaslandığında anlarsın ki kötü gider iyi gelir zaman sofranda ki en lezzetli mühim yemek azaldıkça aç kalmanın korkusu ile kuruyacaksın bu sebeple yaşlanacaksın çünkü sende baştan olmak üzere sonlanacaksın trilyonda olsan harcanacaksın savaşı kes barışacaksın kendinle aynalarında bire bir anlaşacaksın
bir kulaç daha atsam karadayım ben hiç böyle bir denize dalmadım üzerimde pantolonum artı ayakkabılarım..ha gayret! bir sene fırtına üzerimde dolunay kim yüzünü asmış dalgalar boyumu aşmış nefesime gücü bahşet mevla bir kulaç daha atsam olur evelallah
bahsettiğim bu derinlik hiçbir denizde yok benim yumruklarım içi boş korkma yakmaz canını allah seni esen gibi dümdüz etmeden geri dön hemen dünya kızına aşık olmak seni delirtir bu kız izdivaç için ne kötü bir cariyedir ecel aramaz enseler yerine gelmez sarsılan güvenler içine düştüğüm masalsı serüvenlerdir gamzelerime ab-ı hayattan can verenler
yüzmekten yorulduğum bu en derin denizdir boğulduğum dörtlüklerim kulacı atar benim dip de vurgunum moralsizim solgunum yinede kendimi teskin edebilecek bir seviye olgunum pişmanlık asla kaçamayacağın bir canavar elleri bazen öldürür bazen sertçe yakalar bil ki sagopa cesaretini zulada saklar yanan ışıklarımı kaplayacak kadar karanlığım var
bir kulaç daha atsam karadayım ben hiç böyle bir denize dalmadım üzerimde pantolonum artı ayakkabılarım ha gayret bir sene fırtına üzerimde dolunay kim yüzünü asmış dalgalar boyumu aşmış nefesime gücü bahşet mevla bir kulaç daha atsam olur evelallah
--- Düşersem Yanarım ---
yine o kirli drum-setlerimin içindeyim ve hayatının en güzel parçasıyım, kırıklarının alçısıyım... affim olsun hain darba, yediğim darbelerle sığındım rabb'a. 365 gün 52 berbat hafta ağıtlarımla rafta. en büyük destekler çıkarsızlıktan ötürü lafta. ben aklımı dile düşürdüm, kapalı kapıdan kafamı çıkarıp kafayı üşüttüm, yüzüne okkalı cümleler üfürdüm. hey yabancı ben zaten yıllardır içime dönüktüm !... parlayan bir alev gibi görünürdüm ama sönüktüm.hayat bir bot ve bot çevresi dolu büyük beyaz köpekbalığı.diptekiler iştahla düşünür tepede duran azığı. rüyalarımın öldüğü yerde uyudum ve yine bot battı, ilk rıhtım ben battım. ah tahtım.. vah bahtım... dudaklarım kanayana kadar yapmak istediğim işte bu "rap". benim ol hep !... ölmek üzere olan dünyada bir ölümlü yaşar mahlası "kaf-kef" dualarım vesvası hannası eder def.
incecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi kirpiklerim titretmekte korkularından, düşersem yanarım. o kadar içime sindim ki vinç getirsen kalkmaz başım. yo !. gömün burda canlı nâşım. iç çekmekten, düşünmekten ağardı saçım. düşersem yanarım.
vicden bir güneş gibi, parladıkça ısınır için. geçen vakte bir zamanlar adını koyduk, niçin ? çünkü gelen gider, makbulüdür kısası ziyaretin, "bana müsade, sana rast gelsin" budur hikayemiz. taktir buyur kış bulutların kadar doluyum rabbim, bir ağlasam dolar taşar, seller alır bahçem bağım. yükseldikçe nefesi kesilir, yalnız kalır dev dağım. aramadıkça düşman buldum, hasım solum sağım. cehennemde soğuk bir gün, boğuk bir adam, donuk bir surat, bekle gelir bir gün beklediğin murad. bazılarına gül dikenicesine batar rahat, nefret edercesine yaşar hayat, buyur mezara yat!... soğukluk içime hükmedince güneşim buz adası,. şem ile pervâne misâli sagonun aşkı.. sessizliktir içimden geçirdiklerimin sedâsı, duymakta olduğun engin sözler derin denizlerimin dalgası | |
| | | Admin Alone man...
Mesaj Sayısı : 3098 Yaş : 30 Nerden : Elazığ İş/Hobiler : Rap Kayıt tarihi : 25/05/08
| Konu: Geri: Sagopa Kajmer bazı şarkıları C.tesi Mayıs 31, 2008 10:10 am | |
| --- İki Tanık ---
yoo yoo Kits
iki tanik var biri dilimdir biride dürüst kalemim ihanet etmez sözüm kağıda ve halim rabba teslim ölümün sessizliğine essiz bir sedayla girdim boğulmaktan korktuğum denizim tahminimden derinim benim kalbim ısrarla cennet kuşatmasında hala ruhum bedeni terke maruz sevap artı günahlarla öncelerimi dışlar sonralarım aklım firarda güller yare sevgi kanıtı beynim elimde papatya içimden kaba bir ses beni azarlıyor yıpratmakta yağmur betonla sevişirken Güneş aLtın saçmaqta kollarım o nankörlerle çetin güreş tutmakta Sago qidenLerin qöLqeLerini koLeksiyonuna Katmaqta sevdirme gayret etme kendini sevilmeye terket uzadıkça kısalan ömre huzur aşısı zerket her adım için 10 çuvallı küfret Rabbım hayrı lutfet zarar belli sonlarından iki gözünü ıraak et keşfi bekleyen cümleler içindir bütün çabam kelimelerden kalpler yaptım kimini deştim acımadan dilini kestiklerim skut nöbetinde gık çıkarmadan suratsızları kapıdan kovsam qirmek isTer baCadan
Söz ehlime itaat et benim sözüm cevher kalemim olgunluk tahsilinde yalanına varettim iki tanık var biri dilim biri kalemim olanı biteni sindirdim yeter bana kendi derdim
bilirim bensiz dostum iblis dostu anmaz komşusu batırdıkça batırır derindir resvas kuyusu en tatlı yerinde uykumu basar karabasan kabusu güzel cevapların vardır elbet hain sorusu kanadı olsa hain kedinin soyu kururdu serçelerin susuz çölde inci bulsa damlar gözlerin rüzgar eesmez herzmanki gemiye layık bir üfürse yol bulurdu bizim orta direk kayıp bu şarkı bayık çin çin ipeği giysem dahi senin değerin eşşek kılı gelecek hayranlarındansan aç bi kahve falı hızlı koşan arap atının 4 yana savruldu nalı umulmadık zamanda kesti birisi bindiği dalı günahki en güzel kadındır sizler güzele kanan tabiyatın şeytan olacaksa yılan doğursun anan say geriye doğru onu ileriye giden yolcu zaman başkasının ızdırabıyla huzur bulandır mutsuz insan
Söz ehlime itaat et benim sözüm cevher kalemim olgunluk tahsilinde yalanına varettim iki tanık var biri dilim biri kalemim olanı biteni sindirdim yeter bana kendi derdim
--- Gölge Haramileri ---
akar sular dönmez geri tıpkı gençliğim gibi bebekti ceninin ergeni, bir erdi büyümüş meyvesi. sakal-bıyıkla geride kaldı yunusun hamlık evresi sivilce-akne katledildi soldu yüzümün güneşi ve çivisi düşmüş tablolarda bir resimdi kendisi kükreyen şu gökyüzünde kuşun kilitli kafesi tersi döndü güvenin ansızın belirdi dostun hilesi fincan kahve içtim kursağımda kaldı telvesi. kırıştır yalan kahpesi baştan akıl alır ya cilvesi yıkar geçer bir dostun düşmancasına hamlesi iki boy aşmış ihanetin ki kat'i yok bahanesi hayrından umutsuzum getirme bari şerrini ve hepsi aynı yolda yolcu onca bedenin kellesi meydan önüne dizilecek ve alınacak ifadesi dualar olmasaydı kim koyardı kalleş iblisi ? kalbim ak da pak da desen yüzünden yansır pisliğin...
altın harflerle yaz mahlasımı. halvetim kasvet, kem gözlere şiş !... (kem gözlere şiş yoo yo yoo) câdü ya herru !.. ya merru!... kaf kef, gölge harâmilerine bir selam çak !... (selam, selam, selam) abile patladı, demlenir sîmam, nûşinrevandan handan ummam ben. (sago kaf-kef ow shit...) ahu-yi felek mum, ben şamdan. düşmez kalkmaz bir allah'tır uyan !... (uyan, uyan, uyaaaaan.)
sago sus!... husus derin çukurda içine sin pusu kuran huşû içinde gözlerinde kin belirgin. vay senin şu kindar halin hin planların var hin cenin büyüdü savaşa girdi silahlarımı bana verin. yardan sarkıttığın dostlarından kaçının ipini tuttun ? onlar güldü, sen somurttun kalbinde kaç gül kuruttun ? hatırlarından yüzde kaçını unuttun ? senin adını anmamak şartıdır dostluğumun... rap'ten olma gökyüzünün güneşi sago bu benim yüzüm gölgeme sığınır manâ özüm, hicran çölüne düştüm. yüz pınar yaş akıtsın gözüm kendi başıma öğrendim kendim büyüdüm dudaklarıma gömdüm. sanma şâhım herkesi sen sadıkâne yâr olur herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur. sadıkâne belki ol âlemde serdâr olur yâr olur ağyâr olur serdâr olur dîdâr olur...
--- Bir Çıkar Yolum Yok ---
etkisindeyim görmüş olduğum şaşkınlıkların. kurtulmalıyım !... dışında kalmalıyım alışkanlıklarımın. bana benden haber veren rüyalarımın bir anlamına varmalıyım, bir yoldan çıkışa varmalıyım!... yaşadıklarım ve anımsadıklarımdan ibaretim ben. umursadıklarım sâdık olanlar, dışladıklarım özüne bağlı kalmayanlar. sözüne yalan katan terazi şaşkınları, farâzi mâlumatları.. şüpheciliğimin sebebi insanlar ya da insan olup insanlık dışı roller kapanlar. rabbime hamd-û senâlar olsun, yazdırıyor ilham kalemi elhamdülillah, yolundayım ne eyleyim alemi ? insanlar komik, onları anlaman için yeter mimik. tek sahipliğimiz bilmem kaç gram et ve içine sığınan kemik. onu da toprak alır elde var ölüm, hüzünlü son bölüm !....
yaklaş bana yanmazsın !.. yansan da o senin içinde yangın. şu an aklına düştüm, aklın yolu birdir dedim yürüdüm. mevzum nedir anlarsın, arzum sana yalvarsın. şu an kendimi gördüm, küçüldükçe küçüldüm. eyvah!...
şu an beni dinlediğini biliyorum, seni görür gibi oluyorum, analiz ediyor yazıyorum, açımı bulup çiziyorum, gözümü siliyor yanıyorum, düşünü biliyor üşüyorum, ama bir çözüme varıyorum, dinle !... sınıf arkadaşlarım yazdıklarımı silsin. hayat bilgisi kitaba sığmaz başkalarına yedirin, fazla rahattan delirin, gazla!... menzilimden gidin, gerçeklerimi bana verin, fıtratınızı gerdirin!.. heves ve hırs toz misali, mâneviyat dev saray. yaşananlara şahidimiz şems ve ay. özel hayatlar deşifre olmuş herşey açık vay vay. labaratuvar içinde hangimiz değil yedek kobay.bende kaçacak ayak yok bu taarruz meydanından, benden sakın !... akın akın birlikler lirik sürer mikrofondan, uyuşmakta can damarım, patlayan dikişlerimi yamarım....
--- Sahibinin Sesi ---
elbet bir gün başı dönecek dünyanın dönmekten. ağzının suyuna batmışlar için henüz saat erken, " ben bir ağacım yeşermekte dallarım ya " derken, yere düşen yapraklar ayrılmakta gövdemden. dünya rehavette, gözleri dalıp gitmede, herkes kendince bir masumluk serüveninde. ruhum vücud karavanında, ölüm düz gidince ileride, yaptıklarım peşimde, gerilerimde. son pişmanlık sabaha varmaz bir karanlık, nefsinin dişleri kalmamış seni dişlemekten yazık. belki sana göre ben delirmiş ve sorunluyum, ben senin varmak istediğin o yolun sonuyum. sağım-solum-önüm-arkam zaman illetiyle sarılmış. yalnız adanın ortasında saçım sakala karışmış. ufaklıklar arsızlaşmış. beden saksınızda edep çicekleriniz sararmış.
bıkmışım her gün aynı teranelerden ben. bir-iki yalancı ve sahtekâr. yoldan saptıran imtihanlar. kana kana kanıyorlar bak!... sağım-solum-önüm-arkam gafil, hüzün kuyusuna gark olur aciz, içim acı sahibi meçhul herkes, bu sahibinin sesi merkez!...
el kâtipse kalp hakimdir. bak bu aklıma gelen kaçıncı dize. bak bu kaçıncı aykırılık rap fakirhanesinde. bir lokma hırka... tavsiyeye uyanlar tavsiyeyle yaşarlar. gözlerim 10 senedir akan durmaz hıçkıran şelale, elimde aynı hararetle yanan rapten meşâle. izin vermez deli yağız gözle görülen işgale, sözlerimden yüzümü gör bak eşgalime !... sıkıntı sıktığın zaman patlayan sivilce. düşünmelisin sivilce, enine boyuna bütünce. beter eder düşünce. diz kapakların kanar düşünce. iblis dalga geçer kananla serçe. ben baktıkça ağaçlara, kalbimin kuşları konmak ister dallara. önceden inanırdım ne yazık fallara, onlarla yitirilen sahipsiz yıllara derken "elveda" bir dize daha karala..
--- Beyaban ---
kuşkularıma bir kuş kondu saçlarımda kış soludu hınç kuruttu mutluluğunu tırs bu kez bu hırs sorunlu hayat zulümlü kader oyunlu kim yerlerden toplayacak sürgün kader yorgununu
her işte bir hayır ve her hayırda birde şer yatılıdır terim işimin kanıtıdır peynirimde gözü olan karga kanatların elimle kırılır üzüntülerimi paketlesinler söyle fiyatı kaç mangır
kırık hayaller kaç satır bana küfreder gözlerin dudakların yardım yalvarır hırsların yıprantısı yüzlerinizden yansır. benden firari bu sır ben yapmadan önce kendi gölünde salını batır.
günahları taşıyanın adı hamal değil melekdi saflığında lekeydim af buyur zaman bir hayli geçti yunus şıkkı seçti üç yanlışım bir doğrumla çekti gitti bütün hikayem burda bitti
beyabân bârânın yaşı gözümün özü bednam salmış hüzünümün yüzü gülsün ah halim suskun dokunan bana mendil tutsun. beyabân fırtınan beni kavurur göz yaşın kum olur dağılır kumuna tozuna karışır biraz merhamet eyle etme.. eyleme..
yüreğim tel örgüsünü paramparça eden haydut hain çelmesi ile pusuda bekler yüzüme bakar nemrut sedâmla gecenin örtüsünü yıktın dilini tut şüphelerim seslendikçe geçilemeyecekdir benim hudut
bak güneş parlaklığı ile yüce deniz dalgaları ile ulu heybetimin rüzgarı ile söğütçesine titredi rabbin kulu. göğe açılan iki elimin bil ki birdir yolu. mikrofon icat oldu elim yazdı vurdum sağlı sollu
öldürme gözlerini görünce beni sîmamı belle lisanın benimle koç kül yutmaz hile bir beyitte çift sille bile bile gülümse ağır başlı bir dille mürekkep yalar bu dede.
uykusuz gece ile aşka dal tam ortasında uyuya kal bu acımasız hayal bir kabusun esiri kör ve topal kendime verdim emri kim çekerse çeksin resti başı dönük divânenin âvâre gezer hisleri
beyabân bârânın yaşı gözümün özü bednam salmış hüzünümün yüzü gülsün ah halim suskun dokunan bana mendil tutsun. beyabân fırtınan beni kavurur göz yaşın kum olur dağılır kumuna tozuna karışır biraz merhamet eyle etme.. eyleme..
| |
| | | | Sagopa Kajmer bazı şarkıları | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|