Senin için yazdığım şiirlerin birinde bir mısrada gizlenen bir
kelime olsam ve sen şiiri okurken beni söylediğinde tatlı
dudaklarına konan öpücük olsam.
Yağmurlu bir günde sana koşar gelirsem ıslak saçlarımı
düzelt, başımı omuzuna yasla nemli dudaklarımı dudaklarına ansızın
değdir.
Masum ve üzgün bir çocuk gibi konusursam, anla sana
muhtacım ver ellerini ellerime yalanda olsa "Seni seviyorum" de.
Hadi gökyüzünden senin için tuttuğum,
üzerine tüm duygularımı yüklediğim yıldızı al,
yüreğimden yüreğine yollar var, hadi benim için
uzaklardan bir tebessüm yolla. Duygular vardır anlatılmayan, sevgiler vardır kelimelere sığmayan,
bakışlar vardır insanı ağlatan, insanlar vardir ki asla unutulmayan,
işte sen de onlardansın.
Yaprak döken gençliğimin satır aralarında altı kırmızıyla
çizilmis ve tırnak içine alinmış suskunluğumun baş
harflerisin.
En büyük felaketler içinde dahi ümidini kaybetme
, unutma ki en yumuşak ilik en sert kemiğin içinden
çıkar. Gülmek senin için bir tutku olsun, olur da
birgün ağlarsan o da mutluluktan olsun.
Kaplanla göz göze gelmis bir ceylan gibi ürkek
bakışlarımda sensizlik, ıskalanmış hayallerimde gençliğim,
eremediğim vuslatlarda ümidin.
Meleklerin saçları salkım salkım, havada dondurmadan kaleler ve
her yerde kuş tüyü vadiler, bulutlara öyle baktim. Ama
şimdi yalnızca güneşin önünü kesiyorlar, yağmur ve
karla kaplıyorlar her yeri. Çok sey var yapabileceğim, bulutlar
çikmasa yoluma...
Aşk dudaklarda kahkaha değil, gözlerdeki yaştır. Maksat sevgi
uğrunda ölmek değil, uğrunda ölecek sevgili bulmaktır...
Ben, bir insanı sevme cesareti gösterdim; sen ise, bir insan olma cesaretini bile gösteremedin.
Kapının önünde aşk yapma aşkın gözü kördür ama komşularınki asla.
Kalbimde arama eski yerini sen gözümden akan sele karıştın.
Bir eski dost gibi hatırla beni bir selam ver yeter zahmet olmazsa
unutmuş olsan da eski günleri adımı an yeter zahmet olmazsa.
Seni sordum sokak lambalarına bekleme boşa gelmez dediler boynumu
büküp de baktım onlara halime acıyıp zavalli dediler.
Buruk hasret dolu geceleri öldüreceğim birgün bu ayrılık
şarkılarını kurşuna dizeceğim ve seni benden ayırdığı için
kaderimi mahkemeye vereceğim.
Güller anlatsın sana olan sevgimi güller anlatsın
yanlızlığımı çaresizliğimi yavaş yavaş eriyen yüreğimi
güller anlatsın ben anlatamadım güller anlatsın.
Korkma sevgiden çekme ellerini bırak yaşasın yüreğin dizgin
yakışmaz dörtnala bozkırlarda kısrağın. Untma Gülün
dikeni olmasa hıç bu kadar sevilir miydi.
Kurak çökse de, denizlerine gönlünün inan
gözyaşlarımla sulardım seni sonuna değın ömrümün.
Ağlayışım terk edip gidişine değil. Ben sensizken, senden diye
sensizliğini de sevmiştim. Sen, seninle, senide sensizliğini de alıp
gittin.
Beni şair ettin, beni adam ettin, bana yazık oldu.
Aşkımızı istemeyenler bizi çekemeyenler, ayrılın artık diyenler, hey siz! siz kazandınız.!
Bahar gözlerine bakınca dalarım tutamam kendimi ağlarım
Git dediğin yerler mi uzak yoksa sen mi?
Acılarımın prangası vermez ellerimi hüzünlerimin darağacına aştım kendimi.
Seni dün sevmedim dünler bitti seni bügünde
sevmeyeceğim bu günlerde bitecek seni yarın seveceğim
çünkü bebeğim yarınlar hıç bitmeyecek.